17 Şubat 2012 Cuma

Kanser ve ben

Tanışalı 1 yıl + 2 ay olmak üzere iken yazıyorum bunları... 
Uzun bir yolculukmuş bu... 

Hani bazen yola çıkarken tam teçhizatımızla hazırızdır, nereye kaçta varacağımız, nerde duracağımız, nerde kalacağımız, kaç gün geçireceğimiz bellidir. Hatta tüm hava koşullarına göre giysilerimiz bavulumuzda durur ve bir çoğunu kullanmadan dönüş yoluna geçeriz. Her defasında da ne kadar fazla eşya aldığımızdan şikayet eder dururuz.

Kanser ile çıkılan yol, daha önce çıktığınız hiç bir yola benzemez. Hiç bir zaman hazırlıklı değilsinizdir. Bazen sizle dalga geçer gibi alır başını gider... kalakalırsınız!

Gidilen onca yol, onca ameliyat, ilaç, tedavi, kemoterapi, tomografi, emar, kan sayımı, bekleyiş, endişeden sonra hala yollardayız... Varacağımız yer bir gül bahçesi olacak biliyorum ama yol biraz dikenli.

Bu yolda tek bir şeyi hiç yapmadım; umudumu ve hayata duyduğum aşkı hiç kaybetmedim... moralimin bozulduğu anlar oldu tabii ama öyle bir yerinden tuttum ki hayatı ayağa kalkıp 'hadi! dedim kendi kendime, 'en güzel günler henüz yaşamadıklarımız ve sana söylemek istediğim en güzel söz henüz söylememiş olduğum söz.' 

Beyninizi ve yüreğinizi ne kadar sağlam ve aydınlık tutarsanız o kadar güçlü olursunuz unutmayın. 

Nazım'a ve Ekin'ime sevgiyle...